Kulüp ile basın iç içe olmamalı?..
HAKAN YAĞCIOĞLU-İZMİT-(Agust.5, 2016, 14.26)
İki iki daha dört eder. 30 yıllık meslek hayatımda bunu bilir bunu söylerim. Kulüp ile basın mensupları birbirlerine mesafeyi iyi ayarlamalı, birbirlerine zarar vermemelidir. Kulüpte zarar görmüştür, basın mensupları da... Bunu geçmişte çok yaşadık... Tabii ki birbirimizi seviyoruz. Gazeteler Kocaelispor sayesinde satar, Kocaelispor gazeteler sayesinde tanınır, bilinir. Ama birisi futbol kulübüdür, diğeri ise kurum olarak bir gazete... Bu mesafeyi koyamayanlar yok olup gider. Koyanlar ise yaşar. Biz mi tabii ki sonuna kadar Kocaelisporluyuz. Ama kendi mumu ile devletin mumunu ayırt etmesini bilen gazetecileriz biz.
Yazarsak zarar mı olur, fayda mı?..
Yumurta mı, tavuk mu?..
Yumurta ve tavuk hesabı, yıllardır tartışılır durur: Kocaelispor ile ilgili greçekleri yazalım mı, kulüp zarar görür mü, yoksa faydasına mı olur? Tüm gazeteci arkadaşlarım bu ikilem arasında kalmıştır. Biz 30 yıldır hala bu ikilemi yaşar dururuz. Bir yerde öyle bir haber vardır ki, bizim görevimizi bunu size aktarmaktır. Diğer yanda ise öyle bir durum vardır ki, bunu yazarsak şampiyonluğa oynayan veya düşmemeye oynayan kulübe son darbeyi biz vurmuş oluruz. Yani aşağı tükürsek sakal, yukarı tükürsen bıyık misali.
Bu ortamda gazetecilik yapmak tabii ki zor ve biz bu zora 30 yıldır alıştık. Tam yazacağız, Avrupa'da oynuyoruz, tam yazacağız şampiyonluk kovalıyoruz, tam yazacağız küme düşüyoruz. Kulüp başkanlarımız hemen karşımıza dikilir 'Sen Kocaelispor'un bitmesini mi istiyorsun?'... Aradan bir yıl geçer, aynı başkan koltuğunu devretmiştir ve yine bize yüklenir "Cesaret edip de yazamadınız ki şu gerçekleri!.."
Buyurun buradan yakın... Kimseye yaranamazsınız, ne İsa'ya ne Musa'ya... Bunca meslek yaşantımız içerisindezaman zaman hain ilan edildik., zaman zaman da aynı kişiler tarafından 'Kahraman' ilan edildik. Ama bilmiyorlar ki, biz her ikisi için de birşeyler yazıp çizmedik. Biz işimizi yaptık. Yani gazeteciliği. Tribünde ise Kocaelisporluluk aşkımızı kimseyle tartışmayız. Bunun için yazdıklarımızın hep arkasındayızdır.
Tesislerin yönetim kurulu odasının
dili olsa da konuşsa?..
Artık bizim olmayan Kocaelispor tesislerinin dili olsa da konuşsa. Yönetim kurulu odasında ne basın toplantıları, ne de gizli katıldığımız yönetim kurulu toplantıları yaşadık. O odalarda ne kavgalar yaptık, birlikte ne gözyaşları döktük. Birlikte neleri yazıp yazmayacağımıza kararlar verdik. Gecenin 3'ünde, 4'ünde yönetim kurulunu takip ettik. Kocaelispor'un batışını gözlerimiz yaşlı izledik ve hiçbirimiz bir şey yapamadı, haber yapmaktan başka.
Bu satırların yazarı olarak ben kulübün peşinden 30 yıl koştum. zaman geldi tesislerde sabahladım, zaman geldi, 36 saatlik yolları gidip gelerek masa başı yaptım ve sizlere en taze bilgileri aktarmaya, en doğru yorumları yapmaya çalıştım. Böyle gazetecilik yaptık ama değişmeyen bir şey vardı ki, Kocaelispor sevgimiz hep aynıydı. İki kupa kazanıldığında, 5 şampiyonluk yaşandığında soyunma odalarındaydık. Kulüple hep içiçeydik ama hiçbir zaman el ense olmadık. Böyle de olmaya deavam etmeli. Genç kardeşlerimize de bunu tavsiye ediyorum.
|